Saraybosna ve Mostar Gezi Rehberi, tarihiyle insanı ürperten ama aynı zamanda büyüleyen bir şehir. Osmanlı izleriyle bezenmiş dar sokaklar, taş döşeli avlular, cami ve kiliselerin aynı caddede yan yana var olması, savaşın izleriyle barışın mesajını aynı anda vermesiyle bambaşka bir tecrübe sunuyor.
Mart 2025’te yaptığım Saraybosna seyahati boyunca hem bu şehrin dokusuna hayran kaldım, hem de buram buram tarih kokan sokaklarında yürürken insanın içini titreten hikâyelere tanık oldum. Uçaktan indiğim andan itibaren hissettiğim şey şuydu: “Burası başka, bu şehir bir duygu…”
İşte Saraybosna’ya dair tüm detaylar: Ulaşımından yemeğine, konaklamadan bütçeye kadar aklına gelebilecek her şeyi bu yazıda topladım.
SARAYBOSNA’YA GİTMEDEN ÖNCE BİLMENİZ GEREKENLER
- Nüfus: 300 bin civarında ama oldukça kozmopolit.
- Dil: Boşnakça. Türkçe bilen çok kişi var, hele yaşlılar Türklerle konuşmayı seviyor.
- Para birimi: Konvertibl Mark (BAM). 1 Euro = 1.95 BAM. Mart 2025’te 1 BAM ≈ 17 TL idi.
- Vize: Türkiye vatandaşlarına vizesiz. 90 gün kalma hakkı var.
- Elektrik: Türkiye ile aynı priz sistemi.
- Saat farkı: Yok. Türkiye saati ile birebir aynı.
- İnternet: WiFi yaygın. BH Telecom SIM kart almak istersen 10 BAM gibi düşük ücretlerle alınıyor.
- Su içilir mi? Evet, musluk suyu temiz. Saraybosna’nın dağlardan gelen suyu içmeye uygun.
- Güvenli mi? Hem gündüz hem gece oldukça güvenli. Savaş sonrası toparlanma tam anlamıyla tamamlanmış.
SARAYBOSNA’YA NASIL GİDİLİR?
Balkan ülkelerine kampanyalı bir şekilde uçak bileti yakalarsanız çok uyguna bilet bulabiliyorsunuz ben Pegasus’tan 2500 TL’ye gidiş-dönüş aldım (Mart 2025). Uçuş 1 saat 45 dakika sürdü. Havalimanından şehir merkezine ulaşım için trolleybus kullandım. Havalimanı çıkışından ana caddeye 10 dakika yürüyüp 2 BAM’a merkeze ulaştım. Taksiler çok pahalı değil ama toplu taşıma hem hesaplı hem kültürel.
SARAYBOSNA’DA NEREDE KALINIR?
Baščaršija (Başçarşı)’ya yürüme mesafesinde olan Al-Dino butik isminde bir otelde kaldım. 3 gece toplam 4207 TL ödedim. Otelin sahibiyle Türkçe sohbet ettik. Otel çok temiz, konumu muazzam, her yere yürüyerek ulaşabiliyorsunuz.
Kaldığım yerin fotoğrafını aşağıda görebilirsiniz. Oda gayet temiz ve sahipleri ilgiliydi. Booking uygulaması üzerinden ücretsiz rezervasyon yapmak için Al-Dino hotel olarak aratabilirsiniz.
SARAYBOSNA’DA GEZİLECEK YERLER
🕌 Baščaršija (Başçarşı) ve Sebil
Saraybosna ve Mostar Gezi Rehberi kalbi Baščaršija, Osmanlı döneminden bugüne kadar ayakta kalmayı başarmış bir zaman makinesi gibi. 15. yüzyılda Osmanlı valisi Isa-Beg Ishaković tarafından kurulan bu çarşı, o günden bu yana Saraybosna’nın ticaret ve kültür merkezi olmayı sürdürüyor. Daracık taş sokakları, yan yana dizilmiş bakırcılar, halıcılar, fırınlar ve hediyelik eşya dükkânlarıyla kendinizi bir Osmanlı kasabasındaymış gibi hissediyorsunuz.
Başçarşı’nın en ikonik yapısı ise hiç şüphesiz Sebil Çeşmesi. 1753 yılında yapılmış olan bu ahşap yapı, günümüzde Saraybosna’nın simgesi hâline gelmiş durumda. Etrafında toplanan güvercinlerle birlikte şehirle özdeşleşmiş olan Sebil, aynı zamanda buluşma noktası olarak da kullanılıyor. Sebil’in önünde bir fotoğraf çektirmeden şehirden ayrılmak neredeyse eksik sayılır.
📸 Gezi ipucu: Sabah saatlerinde, dükkanlar yeni açılmışken veya akşam üzeri ışıklarının altında Başçarşı bambaşka bir atmosfere bürünüyor. Işık-gölge oyunları, taş duvarların arasında yürürken fotoğraflarınıza harika bir estetik katıyor.
🥘 Lezzet önerisi: Sebil’in çevresinde yerel tatları deneyebileceğiniz birçok küçük restoran bulunuyor. Özellikle geleneksel börek fırınları ve kahveciler, yorgunluk molaları için birebir.
🛍 Alışveriş severler için: El işçiliği bakır kahve setleri, geleneksel giysiler ve savaş sonrası döneme ait nostaljik objeler burada uygun fiyata bulunabiliyor. Pazarlık yapmayı ihmal etmeyin!
🕋 Gazi Hüsrev Bey Camii – Balkanlar’daki Osmanlı Mirasının Zirvesi
Saraybosna’nın tam kalbinde, Başçarşı’nın taş sokakları arasında yükselen Gazi Hüsrev Bey Camii, sadece bir ibadethane değil; aynı zamanda bir medeniyetin, bir dönemin ve bir kültürün zarif bir yansımasıdır.
Bu camii, 1530 yılında Kanuni Sultan Süleyman döneminde Bosna Sancak Beyi Gazi Hüsrev Bey tarafından yaptırılmıştır. Mimarisi Mimar Sinan ekolünden olan Acem Esir Ali’ye aittir. Caminin yapımında kullanılan taşlar Dalmaçya kıyılarından getirilmiş, iç mekandaki detay işçilikleri ise dönemin sanat anlayışını gözler önüne sermektedir.
Burası sadece bir cami değil; aynı zamanda bir külliye idi. Avlusunda medrese, kütüphane, saat kulesi, çeşme ve türbe yer alır. Bu alan zamanında sadece dini eğitim değil, aynı zamanda sosyal yardımlaşma ve toplum eğitimi merkezi olarak da hizmet vermiştir.
Camiye girerken büyük bir Osmanlı avlusu sizi karşılar. Arnavut kaldırımı taşlarla döşeli avluda yer alan şadırvan, hem estetik hem de işlevsel bir yapıdır. Bugün bile camiye gelenler burada abdest alıp içeri öyle girer.
⏳ Tarihi önemi: Gazi Hüsrev Bey Camii, Osmanlı’nın Balkanlar’daki en önemli dini yapısı olmasının yanı sıra Bosna-Hersek halkı için de bir kimlik sembolüdür. Savaş dönemlerinde zarar görse de her defasında onarılarak halkın hizmetine yeniden sunulmuştur.
📸 Gezi ipucu: Cami avlusunda sabah saatlerinde oturup sessizliği dinlemek, kuş sesleri eşliğinde tarihi hissetmek çok özel bir deneyim. Avludaki taş banklardan birine oturup gelen-gidenleri izlemek bile insana huzur veriyor.
🧕 Ziyaret kuralları: Camiye giriş ücretsizdir, fakat içeride sessiz olunmalı ve kıyafet kurallarına uyulmalıdır. Kadınlar için başörtüsü temin ediliyor. Ziyaret saatleri öğle namazı sonrası daha uygundur çünkü kalabalık daha az olur.
📖 Gazi Hüsrev Bey’in mirası: Caminin hemen yanında Gazi Hüsrev Bey’in türbesi yer alıyor. Türbe sade ama zarif bir şekilde düzenlenmiş. Burayı ziyaret ettiğinizde, bu şehre neler kazandırmış bir liderin mezarı başında saygı duymamak elde değil.
🌉 Latin Köprüsü – Tarihi Değiştiren Bir Adım
Saraybosna ve Mostar Gezi Rehberi dünyaya yayılan bir kıvılcım… Latin Köprüsü, sadece Miljacka Nehri’nin iki yakasını birleştiren taş bir yapı değil; 20. yüzyılın en sarsıcı olaylarından birine ev sahipliği yapmış tarihi bir dönüm noktasıdır.
28 Haziran 1914 günü, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun veliahtı Arşidük Franz Ferdinand ve eşi Sofie, bu köprünün hemen yanında Gavrilo Princip isimli bir Sırp milliyetçisi tarafından suikasta uğradı. Bu suikast, domino etkisi yaratarak 1. Dünya Savaşı’nın başlamasına neden oldu. Yani bu küçük ve sakin görünen şehir köprüsü, aslında milyonlarca insanın hayatını etkileyen küresel bir savaşın fitilini ateşleyen yer.
Bugün köprüden geçtiğinizde olayın yaşandığı yere dair tabelalar ve bir müze bulunuyor. Müze küçük olsa da, döneme ait fotoğraflar, silahlar, haber kupürleri ve Franz Ferdinand’ın son yolculuğuna dair detaylar sergileniyor. O gün yaşananlar, sadece bir siyasi cinayet değil; bir çağın kapanışının ve yeni bir çağın başlangıcının sembolü olmuş durumda.
📸 Gezi ipucu: Latin Köprüsü’nü sabah saatlerinde gezerseniz kalabalıktan uzak, sessiz bir atmosferde geçmişe yolculuk yapabilirsiniz. Müzeyi gezmeden geçmeyin. Özellikle tarihe meraklıysanız, çok etkileyici detaylarla karşılaşacaksınız.
🎓 Bilgi notu: Franz Ferdinand suikastı, uluslararası ilişkilerde “bardağı taşıran son damla” olarak anılır. Olayın ardından Avusturya-Macaristan, Sırbistan’a savaş açtı. Bu savaş zinciri Almanya, Rusya, Fransa ve İngiltere’nin de dahil olmasıyla kısa sürede küresel bir çatışmaya dönüştü.
🧭 Yön bulma: Köprü Başçarşı’dan yürüyerek yaklaşık 5-10 dakika uzaklıkta. Yol boyunca geçeceğiniz caddeler, Osmanlı ve Avusturya dönemlerinin mimari izlerini bir arada taşıyor. Mutlaka yavaş yürüyün ve etrafınıza bakın, çünkü Saraybosna sokakları tarihle dolu.
💣 6. Ratni Müzesi – Savaş Müzesi 1992 Sarajevo
Saraybosna ve Mostar Gezi Rehberi merkeze yakın, Franjevačka 38 adresinde bulunan Ratni Muzej 1992, Bosna Savaşı sırasında şehri kuşatan yüzlerce günlük zorlu hayatı deneyimleyen bir aile tarafından kurulmuş ve işletiliyor. Bu müze, klasik “silah ve harita” türü müzelerden oldukça farklı—burada huzursuz edici ama insana dokunan gerçek yaşamlar anlatılıyor.
🏛️ Neden Önemli?
- Müze, 2003 yılında açıldı ve 1992–1995 yılları arasında süren kuşatma dönemine dair geniş bir anlatı sunuyor .
- Sergilenen eserler arasında askeri teçhizat, sivil hayata dair objeler, gaz maskeleri, bombalar sonrası kurtarılan kişisel eşyalar ve fotoğraflar yer alıyor. Bu detay, müzenin savaşın hem askerler hem de siviller üzerine etkisini kapsamlı biçimde gösterdiğini ortaya koyuyor .
🎯 Gezginler İçin Tavsiyeler:
- Ziyaret süresi: Yaklaşık 1–1,5 saat yeterlidir—sergiler küçük ama yoğun.
- Giriş ücreti: 15 BAM (yaklaşık 7–8 €) . Öğrenci indirimi olabilir.
- Fotoğraf: Genellikle sergiler özel olduğu için flaşsız fotoğraf çekimi izin veriliyor; soran gişe buna göre yönlendiriyor.
- En etkileyici kısım: Müze içinde aile bireylerinin yazılı anıları ve yerleştirilen “ev maketleri” ziyaretçilere adım adım savaşın gerçek yüzünü hissettiriyor.
- Konum bilgisi: Şehir merkezinden yürüyerek kolay ulaşılabilir; ziyaret sonrası yakındaki kafe ve galerilere de bakabilirsiniz.
🌍 Gezi Deneyimi:
- Müze, ziyaretçileri aktif bir şekilde “o günlere” götürüyor. Oradaki yaşamın korku ve dayanıklılığı, bir masal değil—somut, gerçek bir insan öyküsü.
- Girişten hemen sonra bir aile bireyi size kısa bir “nasıl hayatta kaldık?” anlatısı yapabilir; bu kişisel dokunuş, müzeyi yalnızca bilgi sunan değil aynı zamanda insanı etkileyen bir deneyime dönüştürüyor.
- Duvarlardaki bombardıman ses efektleri, tavanın altında oluşturulmuş sancılı bir atmosfer hissi, ziyaretin dramatik etkisini artırıyor.
Ratni Muzej, Saraybosna’nın savaş dönemini anlamak isteyen her ziyaretçi için mutlaka uğranması gereken bir durak. Bu müze sadece geçmişi anmak için kurulmamış; aynı zamanda barışın kıymetini hissettirmek için çalışıyor. Gitmeden önce kendinizi bu ruh haliyle hazırlayın, çünkü buradan çıktığınızda başka gözlerle bakacaksınız.
SARAYBOSNA’DA NE YENİR?
- Ćevapi: Küçük köfte şeklinde, pideyle servis ediliyor. Yanında doğranmış soğan ve kajmak (kaymak benzeri bir krema) ile geliyor. En popüler yerler: Zeljo 1 & 2.
- Burek: Kıymalı olanı asıl “burek”. Diğer versiyonları (peynirli, patatesli) farklı isimlerle anılıyor. Fırından sıcak çıkmışsa kaçırma.
- Begova Çorbası: Tavuklu, sebzeli, nişastalı ve limonlu bu çorba, özellikle kış günlerinde iç ısıtıyor.
- Baklava & Hurmašica: Şerbetli, cevizli tatlılar. Özellikle hurmašica, ağzınızda dağılıyor.
- Bosna kahvesi: Küçük cezvede pişiyor, yanında lokumla sunuluyor. Sert ve aromatik.
ALIŞVERİŞ VE HEDİYELİKLER
- Bakırcılar Çarşısı’ndan: El yapımı kahve setleri, bakır eşyalar.
- El işi ürünler: Nakışlı yelekler, masa örtüleri, geleneksel giysiler.
- Savaş hatıraları: Gerçek kurşun kovanlarından yapılmış kalemler.
ULAŞIM VE ŞEHİR İÇİNDE GEZMEK
- Tramvay ve otobüs: Ucuz ve nostaljik. Tek yön 1.6 BAM. Bilet makineleri ya da şoförden alabilirsiniz.
- Yürüyerek: Şehir küçük. Tüm turistik yerler yürüme mesafesinde.
- Taksi: Uygun ama taksimetre açtırmayı unutmayın.
BÜTÇE NE KADAR TUTAR?
- Uçak bileti: 2500 TL
- Konaklama: 3 gece 90 Euro ≈ 3200 TL
- Yemek: Günlük 15 Euro (3 gün ≈ 1500 TL)
- Ulaşım + Girişler + Hediyelik: 1000 TL
Toplam: Yaklaşık 8500 – 10.000 TL arası.
MOSTAR’A TRENLE GİTMEK
Mostar gezimizin başlangıcı bile başlı başına bir deneyimdi. Saraybosna Tren Garı’ndan sabahın erken saatlerinde bindiğimiz tren, Bosna’nın eşsiz dağları, nehirleri ve vadileri boyunca ilerlerken fotoğraf makinelerimizi ellerimizden düşürmedik. Mostar Tren İstasyonu’na vardığımızda, yorgun değil; doğayla beslenmiş bir haldeydik.
📸 İpucu: Eğer bu rotayı yapacaksan, tren yolculuğu boyunca pencere kenarı seçmeye çalış. Neretva Nehri’ni takip eden hat nefes kesici.
- Bilet: 12 BAM
- Süre: 2 saat 15 dakika
- İstasyon: Merkez tren garından kalkıyor. Sabah erken gitmeni öneririm.
🌉 Mostar Gezi Rehberi – Savaşın Gölgesinden Doğaya ve Barışa
Sarajevo’dan trenle yaklaşık 2 saatlik unutulmaz bir yolculuk sonrası vardığımız Mostar, insanın ruhuna işleyen bir şehir. Neretva Nehri’nin ikiye böldüğü bu taş kent, hem doğası hem de acı dolu geçmişiyle akıldan çıkmıyor.
🏚️ Savaşın İzleri: Mermi Dolu Binalar
Saraybosna ve Mostar Gezi Rehberi Mostar’a adım attığımızda ilk dikkatimizi çeken şey, şehirde hâlâ durmakta olan kurşun izli duvarlardı. Binaların cephelerinde derin mermi izleri hâlâ silinmemişti. O an anladım ki; bu şehir savaşın sadece kitaplarda kalmadığını, taşlarda ve insanlarda iz bıraktığını anlatıyordu.
💬 Not: Mostar halkı savaşı unutmadı ama nefretle de yaşamıyor. Onlar geçmişle yüzleşmiş, ama geleceği barışla kurmuş bir toplum.
🌉 Mostar Köprüsü – Bir Medeniyetin Sembolü
Ve elbette, Mostar’ın kalbi olan Stari Most (Mostar Köprüsü). Mimar Sinan’ın öğrencisi Mimar Hayreddin tarafından 1566 yılında inşa edilen bu muazzam taş köprü, Neretva Nehri’nin iki yakasını olduğu kadar insanların gönlünü de birleştirmiştir.
1993 yılında savaşta yıkıldıktan sonra 2004’te UNESCO’nun desteğiyle yeniden inşa edilmiştir. Köprünün üzerinde yürürken yalnızca tarih değil, barışın ve yeniden doğuşun sembolü üzerinde yürüdüğünüzü hissediyorsunuz.
📸 İpucu: Köprüye sabah erken saatlerde veya gün batımında git. Hem daha sakin oluyor hem de fotoğraflar sihirli bir görünüme bürünüyor.
🛍️ Köprü Çevresi ve Çarşılar
Mostar Köprüsü’nün iki tarafında uzanan eski Osmanlı tarzı çarşı sokaklarında yürümek adeta zaman yolculuğu yapmak gibi. Taş zeminli sokaklarda el yapımı takılar, geleneksel kahve fincanları, dokuma ürünleri satan dükkanlar var. Uğradığımız dükkânlardan birinde Boşnak bir esnafla sohbet ederken, İstanbul’da geçirdiği yılları anlattı ve Türkçe birkaç kelimeyle içimizi ısıttı.
🥘 Mostar’da Ne Yenir?
Mostar mutfağı, Saraybosna’ya benzer şekilde Boşnak lezzetleriyle dolu. Bizim favorimiz:
- Ćevapi: Küçük köfteler, pide eşliğinde, yanında soğan ve kajmakla.
- Japrak: Asma yaprağına sarılmış etli dolma.
- Pita: Börek, özellikle peynirli olanı Mostar’da çok daha hafif ve lezzetli.
Köprünün hemen yakınında nehre bakan restoranlarda bu yemeklerin tadını çıkarabilirsiniz. Manzara ve lezzet birleşince, gezinin en huzurlu anlarını yaşıyorsunuz.
🕊️ Mostar’dan Ne Öğrendim?
Mostar, hem güzel hem de hüzünlü bir şehir. Tarih boyunca birçok kültüre ev sahipliği yapmış, büyük acılar yaşamış ama her defasında ayağa kalkmış. Savaşın yıkımını ve barışın güzelliğini bir arada hissettiğim nadir şehirlerden biri oldu.
Mostar Gezi Tavsiyeleri:
- Tren biletini önceden al; özellikle yaz aylarında yoğun olabiliyor.
- Köprünün altına inen patika yolu keşfet, farklı açılardan köprüyü fotoğraflayabilirsin.
- Mutlaka yerel halkla konuş. Türk olduğunuzu duyduklarında samimi ve dostane bir ilgi gösteriyorlar.
- Kurşun izli binaları izlerken fotoğraf çekerken saygılı ol. Bazıları hâlâ yaşanıyor.
SON TAVSİYELER VE NOTLAR
- Su musluktan içilebilir.
- Bozuk para bulundur. Özellikle otobüs/tramvayda işe yarıyor.
- Yerel halk sıcak kanlı. Türk olduğunuzu öğrenince sohbet etmeye başlıyorlar.
- Savaş konuları hassas. Saygılı olun.
- Kahvaltılarda poğaça benzeri börekler çok yaygın ve doyurucu.
SON SÖZ
Saraybosna; tarihi, doğası, insanı ve atmosferiyle farklı hissettiren bir şehir. Giderken “bir Balkan şehri gezeceğim” diye düşünebilirsiniz ama dönerken içinizde bir boşluk kalacak. Bu şehir sadece gözünüze değil, kalbinize de hitap ediyor.
Tüm gezi notlarıma ulaşmak için aşağıdaki bağlantıya tıklayabilirsiniz.